İKTİDAR VE DÜZENLEME SEVDASI
Hayvanlar iktidar alanlarını kokularıyla çizerler.
Koku, işarettir; işaretten başka bir şey değildir.
Tarihte iktidar alanının içindeki her şeyi, kendi işaretiyle damgalayan yığınlarca kudret sahibi gelmiş geçmiştir. Arkalarında kan ve zulümden başka bir şey kalmamış; kendileri de kötülüğe timsal olmuştur.
Modern iktidar anlayışının "düzenleme sevdası" da böyle bir şeydir. Kudret sahibi olmak, modern iktidarın ahlakına tabi olmayı gerektirmez. Gördüğüm kadarıyla modern iktidarı din yahut başka bir ideoloji adına eleştiren ve günümüz dünyasında lokal de olsa iktidar gücünü kullanan nicesi, acımasızca bir düzenleme operasyonuna girişmiştir.
Özellikle din adına moderniteyi eleştirerek, modern dünyada kudret sahibi olanlar, kendilerini kutsayarak daha aşağı bir düzeyde dünyayı/iktidar alanlarını işaretlemekte, damgalamaktadırlar. Deaş, Fetö başta olmak üzere en uçta yığınlarca aktif örnek olduğu gibi; potansiyel olarak aynı özelliğe sahip ama riyakarca suret-i haktan görünen insanların, ekiplerin, STK'ların varlığı korkutucu bir düzeydedir. İslamcılık adına zafermiş gibi takdim edilen nice lokal iktidar sahibi; öfke, kin ve nefret saçmakta ve canlı bir muktedir tipi çizmektedirler.
Bu ahlakın islam toplumlarında alabildiğine hakim oluşu, çok ağır bir travmadır. Bu travmaya maruz kalmak acıdır ama sonuna kadar da direnmek gerekir.
Ve bu uğurda direnmek, tüm zamanlarda ve buğun evrensel boyutta insan olmanın gereği, mümin olmanın yegane alametidir.