MİSTER RİFKİN&BAY KEMAL ve CHP
Ekonomi mühendislik değildir. Jeremy
Rifkin de bunu bilenlerdendir. “İyi ya!” deyip, rahatlayanlar olabilir ama
adamın Türkiye’ye bakışı da kendi sübjektif yargılarıyla olacaktır. Kendi
kültürünü aşıp “Bir başkasını, başka kılan özellikleri bilmek” hadi mümkün
olabilir diyelim; ama “ardından yaşamak” asla mümkün değildir. Bunu, not almayı
zaruri gören bir okuyucu lütfen not alsın: günü geldiğinde bana hatırlatır.
Erbabına Mr. Rifkin’in uğraştığı fende tahkikimiz, itkanımız olduğunu da
hatırlatalım.
Rifkin’in yazdıkları pek çok entelektüele ilham
kaynağı olabilir. Rus Yahudisi Amerikalı düşünürlerin hayat hikâyesi, onlara
sürekli resimler sunar ve o resimler düşüncelerine daima rengini verir. Hayattan
kopuk ve aydın olmayı kitaplarla hemhal olarak yaşamak zannedenler, cerbezeli
konuşmalara,
Rifkin’in
Arap Baharı hareketlerinde rolü ne kadardır bilmem ama şu sözler onun, imlasına
dokunmadan nakledelim:
“Ortadoğu’da gördüğümüz, hiyerarşiye dayalı iktidardan yanal
iktidara büyük bir geçiş sürecidir. Öncelikle bir uçtan öteki uca müzik ve bilgi alışverişiyle Batı’da merkezî medya
holdinglerine boyun eğdiren internet nesli, şimdi de Ortadoğu’da despot
hükümetlerin merkezî siyasi egemenliğine boyun eğdirerek bir uçtan öteki uca
gücünü geliştirmeye başlıyor.”
Arap Baharı hikâyelerinin sonunda Amerika’nın dediği
olmuştur. Mr. Rifkin’in ve benzerlerinin Amerika’nın hilafına iş gördüğünü
zannedenlerin dünyası, aptalların egemen olduklarını zannettikleri ama gerçekte
ABD’nin hâkimiyetini daha sağlama aldığı bir dünyadır. Libya, Irak, Suriye,
Mısır ve diğerleri… Türkiye’deki denemeleri de unutmamak gerekir. Ortada bir
Ortadoğu kalmadı ama İsrail acayip korunaklı, Amerika hâlâ terörist. Şu “yanal
iktidar” modeli buralara uğramaz değil mi? Ve tabii, onlar despot sayılmaz
tabii. Batıda merkezî medya holdingleri, çakı gibi ayakta ve dünyaya nizam
vermeye devam ediyorlar.
Rifkin’in, danışmanlığı çok ileri bir hesaptır ve “Bay Kemallerin” bu
hesaplara aklının çok da ereceğini düşünmüyorum. Müstakbel bir başkana danışman
olmasını da havsalam almıyor. Başkan, kısa bir sürede işine son verir ama zora da
girer. Neler olacağını ve düşünüldüğünü çok iyi anlıyorum ama şahsi intikamını
yahut hırsını her şeyin önüne çıkaran insanlar ve gruplar hakkında söz
söylemek, açık hedef olmak demektir. Fikir sahibi olmak tehlikelidir.
Sn. Kılıçdaroğlu! Ekonominin mühendislik olmadığını
bilen tek bir adamınız yok muydu, koca memlekette? Memlekette elbette var ama
CHP’nin sözün başını tutan kadroları, izin vermezler. Komplo gibi geliyordu ama
bir 14.kat olduğuna ben de inanır oldum. Aslında 13+1 demek lazım. Tepede bir
ecnebi üs ve üstler varsa ve güttüğünüz siyaset, teslim alınmış bir siyasettir.
CHP'nin içi boşaltılmış ve yerlerine dolu gösterilen karanlık adamlar doldurulmuştur.
Ülkenin en
eski partisinin iktidara gelmek için kurduğu altılı masa, içine düştüğü derin
zafiyetin, kaht-ı ricalin göstergesidir. Bazı yoklamacıların rakamları
gerçekse, bir koalisyon iktidarı görebiliriz. Bu olursa, derin zafiyet ve
kaht-ı rical netlik kazanacaktır. Mahut masada da J. Rifkin’in “yanal iktidar”
kavramına uygun bir “yanal” durum var ve “yanallar” şimdilik kökü dalı belirsiz
bir harekete kapılmış gidiyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder