21 Ağustos 2014 Perşembe

İMKÂN MÜMKÜN DEĞİLDİR

Dediğinizin gerçekleşmesi için, "Mümkün olan şeyler" cümlesinden olması icap eder... İlk şart bu ve sınırları belirler...
“Mümkün olan şeyler”i belirleme kudreti, ehl-i temkin olmayı gerektirir. Ehl-i temkin, sabit ve hareket halindeki eşyayı “tel’if” kudretine sahiptir…
“Za’f-ı tel’if” ile malul olan, istikamet belirleyemez. Doğrusu ile yanlışı tenakuz teşkil etmez…
İnsan bizde, kıyas ile ulaşılan ve anlaşılan bir mertebe değildir. "İmkânlar Varlığı" olma sürecini tamamlamıştır; "Mümkünler Varlığı"dır...
Güncel olmadı değil mi?
Benim de sözüm zaten sana/güncel insana değildi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder