I.
Daba daba duuuu kelâma da serbest pazar kuruldu;
kelimeler sıfır faiz dört mevsim indirimli...
Makas değiştirdi mazmun değil bu tiren;
tiren işte bildiğiniz –nasıl biliyorsak-
“Yolcular:” götürülüyorlar gittim diyorlar?
Çeliğin, naylonun, barbinin en son hali;
bikr-i malum oldu patroncuğum, çoktandır unutuldu.
“:Bu cesur çocuklar” yetimhaneden kaçarken
tutuldular zerdüştün cafcafına çufçufuna;
yazık oldu. Tirende geçti ortanca gençlikleri.
Basit adamım: Dışarda kar var,
Karla karışık ötüşen bir bülbül var.
II.
Makasçı liliputî, büyüyor çekince levyeyi;
-gölgelerin gücü adına-
çarpılmış ama ezberlemiş çarpmayı:
“Çağına tanık olmalı değil mi be yoldaşlar
günahları güncellemeli uygun keffâretlerle!”
Bir açık adresmiş oralarda hatırlanışım
durdurulamazmış diyorlar tiren bana neyse;
yolunuzda değilim yolum düşmez semtinize.
Gül sürmek dizelere en son iştir,
mazota, baruta, yılışık hûrralar üstüne;
bir telinden çünkü eski günler gibi tütmeli şiir.
Pusu kurmadan metruk kelimelerle
bilemez kimse kalem kimindir, çizen kimdir?
Basit adamım demiştim: Dallarımı kiraz basar,
ağaçta da mangal gibi yürek var…
III.
Düşen kaleler aşkına efeler hayda bre,
karalamış yedi artı dört mektepte şehremini;
üstümüz müheykel bir kent altımızsa tümsektir...
DeSeDe pek de cevval: Dilseverler Derneği,
yurdumun selamlıyorken bütün sayınlarını,
sahi ne diyecekti-k ki, gece bitti?
Patronu bilmiyoruz hiç birimiz kâtipler tanıdık
soran kalmadı artık lügatler neden liliput?
Bir kütükte varsa kaydınız işlem tamamdır;
muhafız-ı kâr olmuşuzdur üç kuruşluk dünyada.
Nerden bileyim Napolyon demiş mi dememiş mi?
Hayat basit bence: Severim güzelimi kendi halimce,
gördünüz mü hiç konuştuğumu başka aşklara göre?
Türk Edebiyatı Nisan 2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder